Cuma, Eylül 28, 2007

yazsam&çizsem



hayat,kabılıyetı olan ınsanları bıraz da sair ediyor

şairlik de kelimeleri yoğun ve büyülü bir muhafazayla yansıtmak gibi....bunu şairler sanata olan fıtri yakınlıgından;dolayısıyla içindeki yaratıcılık yüzünden yapıyor....

yazılar iki boyutlu ve kurallı.......Resim alemi ise başka;orada kalıplar kurallar yoktur.çizgiler,renkler,gölgeler sonsuz boyutlu ve kuralsız.hmmm yeteneğim olsaydı resim yapardım ( aslında var ) ve eğer yapsaydım,resimlere kendim bile bakamazdım belki de.eğer her hissimi kağıda resimle yansıtsaydım kendimden ve sonra dunyadan korkardım;gördüklerimin;içimdeki karanlıgın ve yokolusun bir tarifini yapamasam da benzetmelere dayalı bir dışa vurum bir simgecilik beni benden alırdı ve kim bilir belki de kafayı yerdim
kafayı yemesem de normal olan degerlerle çatışırdım ve beni elemine ederdi yaşamdan,.bu da yine başta dedigim gibi ya delilik ya da gudumlu bir yok oluş olurdu ...

Salı, Eylül 04, 2007

kafamın içinde bir böcek dolaşıyor. ken...



kafamın içinde bir böcek dolaşıyor.sağ lobdan sol loba gezinip uzun süredir kullanmadığım komuta merkezlerının tozunu alıyor gibi.tuhaf duygulanım kodları aynı anda harekete geçince,uyku muyku hak getire tabi...fıldır fıldır gözlerle böceğin,kafamın içindeki seyahatini takip etmekle geçti gece..

üşüdüm.uzun zamandır üşümek istediğimi farkettim.üstümü örttüm.herşeyin üstünü örtmek her zaman iyi midir bilmiyorum ama,dün gece çok iyi geldi bana.affettim!

-Bir ablan olduğunu hatırladın demek!
-Evet hatırladım,hadi şefkat depomu fulle...İbre sıfıra vurmakta.
Kirli bir gömlek yakası,bol köpüklü sularda;narin eller tarafından çitilendi.Yeniden kirlenmeye hazır artık.


Uykum bir sineğin kanadında odanın içinde vızıldayarak dolanırken, Gorki'nin çocukluğu dedesinden dayak yemekle meşguldü.Kaçıncı okuyuşum bilmiyorum.Ama her seferinde ilk kez okuyormuşum hissine kapılıyorum hep.

Fatma Girik'in gençliğini umarken
(bkz: menekşe gözler),Safiye Ayla'nın gençliği öptü beni dün gece.Dedim ya tuhaf duygulanım kodları.

Çileeeeeaaaa!!!

Pörtlemiş gözlerle bir grup arkeoloğu Bergama'ya yolculadık.(bkz: allianoi)

sonra zafer yürüyüşü için gittikleri Afyon'dan dönen bir grubu karşıladık.

Bulutlu bir gün.Hala üşüyorum ve kafamdaki böcek, bilmemkaçıncı turuna devam ediyor..

Alllaaahhh!! diyoruz hep beraber..

yağmura hazırlanan bir 31 ağustos gününü dosyalayıp kişisel tarihimin tozlu raflarına göndermek üzereyken, durumlar bu minval üzeredir.

Arz ederim!


-koBALt-